Yakın tarihte uygulanan alttan ısıtma sistemlerinin Osmanlı'da 496 yıl önce kullanıldığı ortaya çıktı. Sakarya'nın tarihi Taraklı ilçesinde bulunan Yunus Paşa Camii, yakınında bulunan hamamdan döşenen tesisatla alttan ısıtılmış. Mimar Sinan'ın eseri camideki alttan ısıtma sisteminin bugün bile kullanılır vaziyette olduğu, ancak günümüzde hamam faal olmadığı için alttan ısıtma yapılmadığı öğrenildi.
YAPILDIĞINDAN BUGÜNE İBADETE AÇIK Osmanlı sadrazamlarından Yunus Paşa tarafından 1517 yılında Mimar Sinan'a yaptırılan Yunus Paşa Camii sağlamlığı ve alttan ısıtma sistemiyle dikkat çekiyor. 17 Ağustos 1999 depreminden de çizik bile almadan çıkan cami, mimari yapısıyla hayran bırakıyor. Halk arasında 'Kurşunlu Camii' olarak bilinen Yunus Paşa Camii'nin en büyük özelliği, inşaatında harçtan çok eritilmiş kurşun kullanılması. 4 ay gibi kısa bir sürede tamamlanan tarihi cami sağlamlığıyla da dikkat çekiyor. Bu sebeple büyük depremler camiye zarar verememiş. 1999 yılında yaşanan 7,4 büyüklüğündeki depremde Yunus Paşa Camii'nde küçük bir çizik dahi meydana gelmemiş. Mimar Sinan, caminin taş bloklarını yerleştirirken, her iki taşı ortalarından oyup demir çubuk yerleştirdikten sonra üzerine harçtan çok eritilmiş kurşun döktürmüş. Kare planlı, tek minareli, duvarı ince yontu küfeki taşından inşa edilmiş cami, yapıldığından bu yana ibadete açık. "KENDİNE HAYRAN BIRAKIYOR" Taraklı Belediye Başkanı Tacettin Özkaraman, ilçenin Osmanlı topraklarına ilk katılan ve tarihi İpek Yolu üzerinde bulunan yerleşim bölgesi olduğunu söyledi. Taraklı'nın ahşap Osmanlı evlerinin yanında en önemli tarihi eserlerinin başında Yunus Paşa Camii'nin geldiğini belirten Özkaraman, "Caminin mimari özellikleri, bu gün bile çalışır durumda olan alttan ısıtma sistemiyle kendine hayran bırakıyor. Camiye büyük bir ilgi var." diye konuştu.. Bilim dünyası edebiyata da el attı ve insan beynini farklı bir biçimde etkileyen 10 romanı tespit etti. İşte o romanlar...
Edebiyatın 'iyileştirici' niteliğinden yola çıkan bir grup bilim insanı, nitelikli romanların insan beynini geliştirip keskinleştirdiğini, sosyal bağları güçlendirerek kişiliği değiştirdiğini ve ilişki kurmayı kolaylaştırdığını ortaya koydu. Hürriyet'in haberine göre, Toronto Üniversitesi öğretim üyesi psikiyatr Keith Oatley ve Ingrid Wickelgren tarafından Scientific American'da yazılan makaleye göre, roman kahramanlarıyla özdeşleşmek, hem hayal dünyasını zenginleştiriyor, hem de sosyal bağları güçlendiriyor. Nitelikli bir roman, bu etkileriyle insan beynini de keskinleştiriyor ve insan davranışlarına ilişkin sağlam ipuçları veriyor. İki bilim insanı, insan beynini en fazla geliştiren on romanı da tespit etmişler. Listede Tolstoy'un Anna Karenina veya Virginia Woolf'un Bayan Dalloway'ın yanı sıra Muhsin Hamid'in 2007 yılında yazdığı 'The Reluctant Fundamentalist / Gönülsüz Köktendinci' isimli romanı da yer alıyo |
YazarErenay AKIN ArşivSayfa Başlıkları
|